GÖNÜL İŞLERİ DİZİSİ ÜZERİNE


GÖNÜL İŞLERİ DİZİSİ ÜZERİNE
Star TV’nin yeni dizisi Gönül İşleri Bennu Yıldırımlar, Sinem Kobal ve Selma Ergeç’in başrolünde olduğu dizisi. Dizi şöyle başlıyor, bir yanda muhteşem bir düğünün hazırlıkları muhteşem bir mekân bir yanda da beyazlar içinde bir gelin kaçıyor. Nedenini birazdan anlayacağız derken tekrar düğün mekânına dönüyoruz, davetliler gelmeye başlamış derken güzel bir hanım içeri giriyor "gelin yok gitmiş" bu bayan organizatör. Damadın babası organizatör hanıma dönerek "ne biçim organizatörsün gelin gitmiş haberin yok" tabi bütün bunlar olurken diğer organizatörümüz "Bennu Yıldırımlar" gelinimizi buluyor ikna ediyor, tam zamanında düğüne getiriyor. Tabi gelinin niye kaçtığı organizatörün onu nasıl ikna ettiği de var.
 
Bütün bu yaşananlar bana hiç uzak olmayan yabancı şeyler değil diyorum kendi kendime.  Uzun yıllardır yaptığım düğün organizatörlüğü bu ve buna benzer ne çok olay yaşadığımı hatırlattı. Neler yok ki benim uzun hikâyemde. Fotoğraf çekimi esnasında gölete düşen gelinimi apar topar alıp gelinlikçiye götürüp gelinlik giydirmekten tutunda düğünü terk eden kayınvalideyi ikna edip tekrar düğün alanına getirmek mi? Tabi dikişleri patlayan gelinlikler, topuğu kırılan ayakkabılar, kaçan çoraplar, ben kızımı vermiyorum vazgeçtim diye bağıran babalar vs. vs. bu liste uzayıp gidiyor.
Neyse tekrar diziye geldiğimizde dizinin sonunda bu kez organizatörümüzün kız kardeşinin düğünündeyiz. Neler olmuyor ki, son sahnede organizatörümüz bağırıyor "düğünlerden nefret ediyorum" tamda bu noktada katılmıyorum işte. Ne yaşarsam yaşayayım organizatörlük benim vazgeçilmezim ve en güzeli de insanlara en mutlu günlerinde hizmet vermek. Düğün sonunda gelinimin yüzünde o müthiş gülümsemeyle yanıma gelip "her şey çok güzeldi çok teşekkür ederim" demesinin verdiği haz benim vazgeçilmezim. Krizantem Organizasyon ben yaşadığım sürece var olacak ve İnşallah daha nice güzel organizasyonlara imza atacağız.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kurumsallaşsak ta mı büyüsek, kurumsallaşmasak ta mı büyüsek? Özellikle aile şirketlerimizin neredeyse tamamına yakınında duymaya alıştığımız bir kavram haline gelmiştir; "Kurumsallaşıyoruz" Aslında çok içi doldurulmadan ne getirip ne götüreceği çok ta iyi hesaplanmadan kurumsallaşmak ister şirketlerimiz. Evet kurumsallık iyidir. Kurumsallık gereklidir. Ama Maddi ve manevi önemli külfetleri beraberinde getirmektedir. Kurumsallaşmanın "birazcığı" olmamaktadır. Vizyon ve misyonun doğru belirlenmesi hedeflerin oluşturulması ve ciddi bir kurumsallaşma planının ortaya konulması gerekmektedir. Kurumsallaşma Planı Oluşturmak  Şirketiniz belli bir büyüklüğe ulaştı ve artık babadan kalma yöntemler ile idaresi zorlaşıyor Klasik Yönetim anlayışı tıkanmaya ve problemleri çözememeye başladı ve problemler gün geçtikçe çözülemez hale geliyor. O zaman şimdi "Kurumsallaşma" şirketin projelerinin baş köşesine oturtulmalıdır. Peki proje nasıl oluşturulmalıdır. Ta...
Devamı

Neden Kına Gecesi Organizasyonu?

Tarihçe Eskiden düğün eğlencelerine pazartesi günü çeyizin güvey evine gönderilmesi ile başlanırdı. Çeyiz alayının önünde, kumaşlar, meyve ve çiçeklerle ağaç şeklinde süslenmiş nahıllar taşınırdı. Salı günü yapılan gelin hamamından sonra, çarşamba akşamı gelin evinin hareminde kına gecesi düzenlenirdi. Bu sırada beyler de selamlıkta veya damat evinde eğlenirlerdi. Kına gecesinde gelin, genç kızlar ve yengeler, bindallı adı verilen, kadife veya atlas üzerine dival tekniğinde işlemeli ağır elbiseler giyerler, gelinin yüzüne pullu al duvak örtülürdü. Damadın akrabalarından birkaç kişi, kınayı gümüş tepsi içinde ve üzerine iki mum dikerek gelin evine getirirlerdi. Bütün misafirler yerlerini aldıktan sonra, kayınvalide kendi getirdiği ipek kumaşı yolluk gibi önüne serdirirdi. Gelin ve arkadaşları, ellerinde yanan mumlarla ve gelinin başına bereket paraları saçarak davetlilerin yanına gelirlerdi. Gelin, yere serilen kumaşın üzerinde yürüyerek iyi tanımadığı kayınvalidesinin elini öpmeye gi...
Devamı

Düğün Haftamızı Planlayalım - 1

Resim
Sevgili Gelin Adaylarımız bu yazımda sizlerle düğün haftanızı planlayacağız. 2002 yılında Organizasyon hayatına adım attığımdan beri binlerce gelinimin düğününe eşlik ettim. 2010 yılında kendi firmam olan Krizantem Davet – Kına Organizasyonu kurduktan sonra da binlerce gelinimin kına gecesi organizasyonlarında ve / veya düğünlerinde onların yanındaydım. Yani diyeceğim on binden fazla gelinimi evlendirdim ve size ilk söyleyeceğim şey kesinlikle ve kesinlikle düğün haftanız da stresten uzak durmalısınız. “ Söylemesi kolay” dediğinizi duyar gibiyim. Ama emin olun ki düğün haftanız olan o bir hafta sizin yaşayacağınız en güzel yoğunluklardan biri olacak ve hayatınızda bir kez yaşayacağınız bu güzelliğin tadını çıkarın. Düğünümüz de son haftanın ilk günü pazartesi; bugünün yarısını dinlenerek geçirin ve sonraki bölümü kuaföre ayırın. Üzgünüm hanımlar ama hani hep o diyete başlayacağım dediğiniz pazartesi var ya işte o pazartesi geldi işte. Sizden sıkı bir diyet istemiyorum ancak m...
Devamı